Yıldız kütleli kara delikler, yüksek enerji gama-ışın radyasyonu emisyonuyla işaretlenen aşırı güçlü patlamalardan doğarlar. Bazı kara delikler nükleer yakıtları sona erdikten sonra çok büyük yıldızların çökmesinden doğarken bazıları zaten çökmüş olan nötron yıldızlarının birleşmeleriyle üretilir. Bu güçlü gama-ışın patlamaları Fermi Gama-ışın Uzay Teleskobu, Neil Gehrels Swift Gözlemevi gibi uzay temelli teleskoplarla, Uluslararası Uzay İstasyonu’ndaki CALET cihazıyla ve diğer tesislerle tespit edilebilir. Bu gama-ışın patlamalarının ne kadar enerji serbest bırakabilecekleri bilinmiyor, ama yukarıdaki görsel çıtayı epey yükseltiyor. Bu görüntü, Namibya’da bulunan bir dizi optik teleskopun, Yüksek Enerji Spektroskopik Sistem’in (ya da H.E.S.S.) 28 metrelik teleskobu ile elde edildi. Yer temelli bir optik teleskop yüksek enerji gama-ışın radyasyonunu nasıl tespit edebilir. Bir gama-ışın patlamasının yüksek enerji gama-ışınları Dünya’nın atmosferine çarptığında, ışığın atmosferde ilerleyebileceğinden daha yüksek (elbette ışığın boşlukta gidebileceğinden, yani nihai hız sınırından daha fazla değil) hızlarda ilerleyen atomaltı parçacıklar üretir. Bu aşırı hızlı giden parçacıklar Cherenkov radyasyonu olarak bilinen mavi bir parlama oluşturur. H.E.S.S. bu mavi parlamayı tespit eder ve gelen gama-ışınının konumunu belirleyip enerjisini anlayabilir. Temmuz 2018’de H.E.S.S.’in en büyük teleskobu, GRB 180720B adıyla bilinen patlama tarafından üretilen bir gama-ışınını tespit etti. Görüntüde bir artıyla işaretlenen H.E.S.S. kaynağı, patlama gerçekleştikten sonraki 10. ve 12. saatler arasında üretilen aşırı yüksek enerjili radyasyonu gösteriyor. Bu, bu kadar yüksek enerji bandında tespit edilen ilk gama-ışın patlaması. Patlamanın kendisi yalnızca 50 saniye sürdü, bu yüzden de patlamanın gerçekleştikten bu kadar uzun süre sonra böyle aşırı radyasyon üretmiş olması oldukça şaşırtıcı.
Görsel: H.E.S.S. İşbirliği