2016 yılı sarsıcı bir yıldı. Hiç şüphesiz geçtiğimiz yılın en önemli keşfi kütleçekimsel radyasyonun LIGO Scientific Collaboration tarafından doğrudan tespitinin duyurulmasıydı. Keşif, Einstein’in 100 yıllık bir öngörüsünü doğruladı ve Joseph Weber’in uzayzamandaki bu inanılmaz derecede küçük sinyalleri tespit etmeye çalışmasıyla başlayan 50 yıllık bir uğraşı tamamladı. LIGO’nun keşfi birleşen dev kara deliklerin ve diğer kozmik fenomenlerin varlığını ispatlıyor ve Evren’e yeni ve geniş bir pencere açıyor. Bu yıl aynı zamanda Hitomi’nin, Japon-Amerikan ortak yapısı X-ışın uydu gözlemevinin enstrüman kontrol aşaması sırasında gerçekleşen trajik kaybını gördü. Ancak gözlemevi bundan önce Perseus galaksiler kümesinden gelen X-ışın emisyonunun ezber bozan ve şaşırtıcı bir ölçümünü yapmayı başardı. Kayda değer diğer başarılar arasında, gizemli bir “Hızlı Radyo Patlaması” kaynağının Gama-ışın emisyonunun muhtemel keşfi, Samanyolu’nun dışarısında bir Gama-ışın pulsarının keşfi, Andromeda Galaksisi’nin sert X-ışınlarıyla ilk fotoğrafı, bir X-ışın patlamasından gelen ışık yankılarının gözlenmesi, rekor kıran kozmik nötrinoların tespiti, LISA Pathfinder’ın başarıyla test edilmesi ve Plüton’dan gelen gizemli X-ışın emisyonu bulunuyor. 2017’nin de bilimsel keşiflerle geçen bir yıl olması umuduyla.
Credit: NASA; NSF; ESA; JAXA; et al.