Büyük bir gözlemevinin gücü, diğerleriyle bir araya geldiğinde fazlasıyla artar. Bu ifade, Cas A süpernova kalıntısının yukarıdaki görüntüsüyle örnekleniyor. Cas A hatırlayacağınız gibi, galaksimizde yaklaşık 300 yıl önce patlayan dev bir yıldızın dışarı atılan nebulası. Yukarıdaki güzel görüntü NASA’nın üç Büyük Gözlemevi, Chandra X-ışın Gözlemevi, Hubble Uzay Teleskobu ve Spitzer Uzay Teleskobu tarafından elde edilen bir kompozit. Yeşil-mavi Chandra X-ışın verileri, yıldızın enkazı çevresindekilere çarparken oluşan sıcak gaz bölgelerini vurguluyor. Hubble’ın optik verileri (sarı), bulut yoğunluklarının en yüksek olduğu bölgeleri açığa çıkarıyor. Spitzer kızılötesi verileri (kırmızı) ise soğuk tozun varlığını gösteriyor. Astronomlar bu görüntüleri, süpernovaların galaksileri nasıl beslediğini daha net anlayabilmek için kullanıyorlar; özellikle de bu gözlemler astronomların katı parçacıkların bir süpernovanın dışarı atılan gazları tarafından nasıl üretildiğini daha iyi anlamasını sağlıyor. Ve bu veriler, “ölü” yıldızın 50 yıl kadar öncesi gibi yakın bir zamanda bile enerji yayınladığının kanıtı gibi sürprizleri de ortaya çıkarıyor.
Görsel: X-ışın: NASA/CXC/SAO; Optik: NASA/STScI; Kızılötesi: NASA/JPL-Caltech