Pulsarlar, düşük enerjili radyo dalgalarından aşırı yüksek enerji gama-ışınlarına kadar elektromanyetik spektrumun neredeyse tümünde ışınım hüzmeleri üreten, çok güçlü manyetik alanlara sahip dönen nötron yıldızlarıdır. Pulsar dönerken bu hüzme (bir tür gök deniz feneri gibi) uzayı tarar, gözlenebilir bir radyasyon zonklaması oluşturur. Nötron yıldızlarının dönme periyodları aşırı kısa olabilir ve saniyede onlarca hatta yüzlerce kez (bir blenderın içinde dönen bıçak kadar hızla) dönebilirler. Pulsarlar sıra dışı saatlerdir ve Dünya’daki atomik saatlerin kesinliğiyle yarışırlar, ama dönme periyodları nötron yıldızı tarafından madde biriktirilmesi, ya da nötron yıldızının katı demir kabuğunun düzensiz kırılmalarıyla üretilen “yıldız depremleri” nedeniyle değişebilir. Zonklamaların artması ya da azalması genelde zamanda ya da zirve yükseklikle düzenlidir. Ama bazı pulsarlar, arada sırada, saniyenin birkaç milyonda birinde, normalden yüzlerce hatta binlerce kat daha parlak radyo zonklamaları gösterirler. Bu “Dev Radyo Zonklamaları”nın kökeni astrofiziksel bir gizem. Önceki çalışmalar, bu dev radyo zonklamalarının, görünür ışıkta görülen zonklamaların parlaklığındaki küçük artışlarla ilişkili olduğunu gösterdi. Yengeç Nebulası’nın (1054 yılında Dünya’dan görülen bir süpernovanın kalıntısı) kalbindeki pulsarla ilgili yeni detaylı bir çalışma, bu dev zonklamaların ne kadar enerjik olduklarına dair bilgimizi artırıyor ve bu olağan dışı zonklamaların nasıl üretildiklerini anlamamıza yardımcı oluyor. Yukarıdaki görsel, merkezdeki pulsardan (nebulanın merkezi yakınlarındaki parlak nokta) yaklaşık 5 ışık yılı dışarı uzanan Yengeç Nebulası’nın kompozit bir X-ışın, optik ve kızılötesi görüntüsü. Bu yeni çalışmada, Uluslararası Uzay İstasyonu’ndaki NICER cihazının 2 yıllık X-ışın gözlemleri yanında Kashima ve Usuda’daki Japon radyo teleskoplarının verileri kullanılarak milyonlarca X-ışın zonklaması analiz edildi. NICER gözlemleri, dev radyo zonklamaları sırasında X-ışın zonklamalarının zirvesinin %4 civarında yükseldiğini kesin olarak gösteriyor. Bu kulağa çok gibi gelmeyebilir, ama X-ışın radyasyonu radyo, hatta optik emisyondan çok daha enerjik olduğundan (NICER’ın gözlediği X-ışınların radyo emisyonundan bir milyon kat daha enerjikler) NICER’ın bulgusu, dev radyo zonklamaları sırasında yayınlanan toplam enerjinin, sadece radyo verilerine dayanan önceki tahminlere göre yüzlerce kat daha fazla olduğu anlamına geliyor.
Görsel: X-ışın: NASA/CXC/SAO; Optik: NASA/STScI; Kızılötesi: NASA-JPL-Caltech; NASA/NICER