Büyük Patlama’dan bugüne kadarki galaksi oluşumu bilim insanları tarafından henüz tam anlaşılamamış bir süreç. Evren’in doğumuna yakın küçük dalgalanmalar kendilerini nasıl dev galaksilere (yıldızlar ve gezegenler şöyle dursun) dönüştürdüler. Özellikle önemli bir gizem ise merkezi süperdev kara delik ve içerisinde bulunduğu galaksi arasındaki ilişki. Süperdev kara delik ve galaksi oluşumu tarihini daha iyi anlayabilmek için astronomlar gökyüzünde özel olarak seçilmiş bir bölgede Kozmik Evrim Taraması (COSMOS) adı verilen detaylı bir çalışma yürüttüler. Gökyüzünün bu bölgesi büyük (Dolunay’ın büyüklüğünün yaklaşık 16 katı kadar), hem kuzey hem de güney yarımkürelerdeki yer temelli gözlem tesisleri tarafından ulaşılabiliyor ve çok sayıda galaksi ama az sayıda yıldız ve Samanyolu’ndaki diğer rahatsız edici yerel bileşenlerden içeriyor. COSMOS alanındaki galaksiler ALMA ve Karl Jansky Çok Büyük Dizisi gibi yer temelli gözlemevleri ve Spitzer ile Hubble Uzay Teleskobu gibi uzay temelli teleskoplar tarafından incelendi. Birikim yapan kara delikler parlak X-ışın kaynakları olduğu için X-ışın gözlemleri kara deliklerin galaksilerin içinde nasıl madde biriktirdikleri ve büyüdüklerini anlamaya dair önemli bir yol sunuyor. X-ışınları özellikle de kalın toz diskleri ardında örtülü olan “gizli” kara delikleri bulmakta çok iyiler. Yukarıdaki görsel Chandra X-ışın Gözlemevi tarafından tüm COSMOS alanında tespit edilen X-ışın kaynaklarını gösteriyor. Bu görsel Chandra’yla yapılan 53 günlük gözlem verilerini içeriyor ve şimdiye kadar elde edilen en geniş ve derin yüksek çözünürlüklü X-ışın taraması. Görüntüde düşük enerjili X-ışınları kırmızıyla, orta enerjililer yeşille, yüksek enerji X-ışın emisyonuysa maviyle gösteriliyor. Bu görüntünün özellikle de radyo, kızılötesi ve optik gözlemler bağlamında detaylı incelemeleri, merkezi kara deliklerin milyarlarca yıllık bir süreçte nasıl büyüdüklerinin eşsiz bir görünümünü sunuyor.
Görsel & Referans: X-ışın: NASA/CXC/ICE/M.Mezcua et al.