Tozun çok derinlerinde gömülü olanlar canavarlar: süperdev kara delikler. Eğer şanslıysak tehlikelerin nerede olduğunu görebiliriz ve acımasız davranışlarını inceleyebiliriz. Genellikle galaksilerin merkezlerinde bulunabilirler ve pek çoğu utangaç değil; varlıklarını radyo, optik ve X-ışın radyasyonu püskürmeleriyle belli ederler. Ancak bazılarını görmek zordur. Hepsi değilse bile çoğu süperdev kara delik bir sebepten ötürü muazzam, kalın çörek şekilli toz ve gaz yapılarıyla çevrilidirler. Bu toz perdesi, içerisinden görebiliyor olsak süperdev kara deliği etkili şekilde gizleyebilir. Örneğin Samanyolu’na yakın parlak galaksilerden birisindeki, NGC 1448’deki süperdev kara delik uzun yıllar boyunca görülemedi. Bu süperdev kara deliğin varlığına dair ilk işaret yalnızca 8 yıl önce, kara deliğin yakınlarında üretilen ve kara deliğin gerçekte galaksinin kızılötesi radyasyonunun dörtte birinden fazlasını ürettiğini gösteren Spitzer Uzay Teleskobu’yla tespit edilen kızılötesi radyasyonun tekrar işlenmesiyle keşfedildi. NASA’nın en yeni kara delik bulucusu, NuSTAR, yakın zamanda kara deliğin kendisinden gelen X-ışınlarını doğrudan tespit etmeyi başardı. NuSTAR bunu yapabiliyor çünkü en kalın toz duvarlarından takılmadan geçebilen çok yüksek enerjilerdeki X-ışınlarında gözlem yapıyor. Görsel, NuSTAR fotoğrafının (mor renkli) NGC 1448’in bir optik fotoğrafının üzerine yerleştirildiği bir kompoziti gösteriyor. Galaksinin merkezindeki mor-mavi renkli emisyon, NGC 1448’in süperdev kara deliğinden yükselen yüksek enerji X-ışınlarını gösteriyor.
Görsel: Carnegie-Irvine Galaxy Survey/NASA/JPL-Caltech