Ana Sayfa Genel Tehlike! Tehlike!

Tehlike! Tehlike!

Bir nova, yakıtını tüketmiş, dış katmanlarını kaybetmiş ve ölmüş yaşlı bir yıldızın çekirdeğinin yoğun kalıntısı, kompakt bir beyaz cüce yıldızla kütle çekimle bir arada duran, aşağı yukarı alelade bir yıldızdan oluşan bir çift yıldız sisteminin aniden parlaklaşmasıdır. Beyaz cüceler o kadar yoğunlardır ki, bir çay kaşığı dolusu beyaz cüce maddesi, bir kamyonet kadar ağırlığa sahiptir. Nova kelimesi, (astronomların jargonuna geçen astronomik yanlış adlandırmaların uzun listesindeki bir diğerinde) Latince’deki “nova stella”, yani “yeni yıldız”dan türetilmiştir. Ama artık yaşlı, ölü yıldızlarla ilgili olduklarını biliyoruz. Bir nova, normal yıldızdan beyaz cücenin güçlü kütle çekimi tarafından koparılan hidrojen, beyaz cücenin yüzeyinde biriktiği ve nihayetinde bir termonükleer patlamanın meydana gelmesine yol açacak kadar sıcak ve yoğun olduğunda ortaya çıkar. Bir yıldızın tamamen yok olmasıyla sonuçlanan tek seferlik kuvvetli süpernova patlamasının aksine, beyaz cüce genelde patlamadan sağ kurtulduğundan novalar tekrarlayabilir. Uzun zaman için, nova patlamasına eşlik eden (parlaklığı binlerce, hatta milyonlarca kat arttıran) muazzam parlaklaşmanın, sadece yüzey patlaması tarafından üretildiği düşünüldü. Ama, 2018’deki V906 Car adlı nova patlamasının gözlemleri, şaşırtıcı şekilde bu fikri değiştirdi. V906 Car ilk olarak 20 Mart 2018’de, hızlıca ilginç bir şeyin henüz görüldüğü konusunda insan meslektaşlarını uyaran yer temelli robotik teleskoplar tarafından tespit edildi. Kısa bir süre sonra Fermi Gama-ışın Uzay Teleskobu, novadan gelen gama-ışınlarını tespit etti. Bu da onu, elektromanyetik radyasyonun bildiğimiz en enerjik formu olan gama-ışınları yayınladığı görülen yalnızca bir avuç novadan birisi yapıyordu. Gama-ışınları genelde, patlamalar ya da diğer şiddetli olaylarca üretilen güçlü şok dalgalarıyla ışığa yakın hızlara hızlandırılan, büyük sayılarda atomaltı parçacık tarafından üretiliyor. Fermi teleskobu, gama-ışın emisyonunu izlemeyi başardı ve beklenmedik biçimde, gama-ışınlarının kendine has, kısmen düzenli bir yapıda yükseldiğini ya da düştüğünü buldu. Neredeyse aynı zamanda, novanın optik emisyonu da (BRITE topluğu adı verilen, küçük uydulardan oluşan daha geniş bir ağın parçası olan) (8 inç’lik) BRITE-Toronto adlı küçük bir uydu tarafından uzaydan gözlendi. Optik emisyon, Fermi’nin gördüğü gama-ışınlarına göre yaklaşık bir milyar kat daha az enerjiye sahip. BRITE aynı zamanda, optik ışıkta yarı düzenli bir artış ve sönükleşme de gördü. Şaşırtıcı biçimde, gama-ışınları ve optik veriler arasındaki bir karşılaştırma, şimdiye kadar ilk defa, gama-ışınları ve optik ışıktaki değişmelerin birbirlerini izleyerek gerçekleştiğini gösterdi. Bu da novaların müthiş optik parlaklaşmasının, sadece beyaz cücenin yüzeyindeki termonükleer yanma tarafından değil, aynı zamanda dışarı atılan maddelerdeki hızlı ve yavaş akımların çarpışmalarınca ortaya çıkarılan şok dalgaları tarafından üretildiği anlamına geliyordu. Novanın NuSTAR uydu gözlemevi tarafından tespit edilen sert X-ışın emisyonu, sıcak, hızlı hareket eden gazla daha soğuk, yoğun madde arasındaki çarpışmanın ürettiği şoklardan gelen, fazlaca soğurulmuş X-ışın emisyonunun varlığını ortaya çıkardı. Yukarıdaki görsel, bir zaman patlamada beyaz cüceden atılan maddenin bir simülasyonuyla patlamanın kompleks geometrisini ve atılan madde içerisinde gerçekleşen şiddetli çarpışmaları gözler önüne sererken muhteşem bir canlandırma da patlamanın zamanla evrimleştiğini gösteriyor.

Görsel & Referans: NASA Goddard Space Flight Center/Chris Smith (USRA)

Yorumunuzu yazabilirsiniz